12 Temmuz 2018 Perşembe

İSTİFA ONURLU BİR MEKANİZMADIR!

Seçimden tam on sekiz gün önceydi.  “Memleket Biziz” grubunun çağrısı üzerine seçim güvenliği ile ilgili bir toplantıya katıldık. Toplantıya, Adil Seçim Platformu’ndan CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Onursal Adıgüzel’in danışmanı genç bir arkadaş katıldı ve bizlere kurdukları sistemi anlattı. Bizim gibi, “Önce sandık başına, sonra sandık peşine!” diyen onlarca kişi de bu toplantıya katılmıştı.
O genç arkadaşın anlattıkları bize umut vermişti. Toplantı sırasında, “Umarım söylediğiniz gibi olur. Geçen seçim de böyle sistemler kuruldu ama çalışmamıştı.” dediğimi iyi hatırlıyorum.
Seçim günü sistem çalışmadı ve herkes AKP’nin yayınladığı sonuçları kabullenmek zorunda kaldı.
Dün sabah telefonuma bir mesaj düştü. Toplantıda yanımda oturan çoktan emekli olup eleğini asmış kendi hâlinde bir öğretim üyesi büyüğüm şöyle yazmış:
“Mahmut, kafama takılıp duruyor. Mimarlar Odası Ankara şube salonunda senin de katıldığın Memleket Biziz önderliğinde Adil Seçim Platformu toplantısında Onursal Adıgüzel’in danışmanı adını Sedat diye anımsadığım genç bir arkadaş konuşmuştu. Ne demişti o genç arkadaş? Adil Seçim Platformu’ndan bağımsız  (yani parti olarak CHP’de) ıslak imzalı tutanaklar bir bir taranacak. YSK ise her 3 dakikada bir kendine ulaşan tutanakların görüntüsünü yayınlayacak. Partide kurulmuş müthiş bilişim üssünde, bu görüntüler ile eldekiler sürekli karşılaştırılacak. Bir uyuşmazlık varsa otomatik olarak itiraz edilecek.
Bu kadar iyi bir düzen vardı da, neden bir açıklamada bile bu karşılaştırma sonuçları net sayılarla ve itiraz edilecek olanların kaç tane olduğuyla ilgili bilgi verilmedi?  Neden her açıklama için 2,5 – 3 saat beklendi? Neden bu büyük eksiklik hiç sorulmadı?”
Bana, bu mesajı atan hocamın aklına takılanlar sanırım o gün o toplantıya katılan; ayrıca seçim öncesi bir canlı yayına katılan Onursal Adıgüzel’in konuştuklarını dinleyen bütün seçmelerin kafasına takıldı ve bu soruların hâlâ cevabını aramaya devam ediyoruz.
Biz, soruların cevabını aramaya devam ederken Onursal Adıgüzel twitter adresinden, “CHP’nin sistemi çalışmadı yalanıyla bizleri hedef gösterme gayretleri boşa çıkınca şimdi de Adil Seçim Mobil Uygulaması’na 7 milyon lira ödediler yalanıyla sahneye çıktılar. Sözüm ona bu gazeteciler, beni arayıp maliyeti sorsa faturaları gönderebilirdim. Faturalar ektedir.” diyerek el yazısı ile yazılmış faturaları yayınladı.
Sayın Adıgüzel sistemin çalıştığını söylüyor ama bizler tam tersini yaşadık.
SEÇİM GÜNÜ YAŞADIKLARIM
Seçim günü sabah oyumu kullandım. Oy kullandığım okul Cumhuriyet Halk Partisi’nin çok yüksek oy aldığı bir okul, sandıklardan oy çalınma ve sandık sonuçlarının yanlış yazılma olasılığının olmadığı bir okul.  Bu okulda sandığı koruyacak çok kişi de olduğundan AKP oylarının yüksek bir oy aldığı bir okulda müşahitlik yapmaya daha önce karar vermiştim.
Benim gibi düşünen eski bir milletvekili arkadaşımın üniversitede hukuk okuyan kızı ve eşi de sandıkları korumak için Bilkent’te oy kullandıktan sonra beni aramışlar ve ben de onları müşahit eksikliği olan Mamak Akdere’de bulunan Oğuz Kaan İlkokulu’na yönlendirmiştim. Onlar, o okula gittiği sırada ben de seçim güvenliği için kurulmuş whatsapp grupları üzerinden müşahit eksiği olan yerleri belirleyip gruba yazmaya ve tanıdığım kişileri müşahit eksiği olan yerlere yönlendirmeye çalışıyordum.
Öğleden sonra ben de hem arkadaşımın eşi ve kızını yalnız bırakmamak hem de oy sayımına yardım etmek için Akdere’de bulunan Oğuz Kaan İlkokulu’na gittim. 3014 numaralı sandıkta müşahitlik yapmaya başladım. Sandıkta CHP görevlisi yaşlı teyze dünyadan bihaber orada bulunanlara çay demleyip veriyordu. Gider gitmez, “Ablacım, sabah sayımda kaç zarf ve oy pusulası çıktı sayıları alabilir miyim?” dedim. Abla, “Ben bilmiyorum. Başkan yazdı. Onda var.” dedi. Her sandıkta bir görevlinin olması önemli; ama görevinin anlamını bilmeyen ve hakkını vermeyen biri olursa olacağı budur, diyerek sınıfın içerisinde bulunan bir sıraya oturup sayım saatini bekledim.
Sıra sayıma geldiğinde RTE çok yüksek bir oy almıştı. MHP bile CHP’den yüksek oy almıştı. Sandıkta fazla çıkan bir AKP ve MHP oyunun iptal edilmesini sağlama mutluluğu dışında yüzüm düşmüştü. Sandık sonuçlarını yukarıda yazdığım toplantıda öğrendiğim Adil Seçim uygulamasına gireyim dedim.  Cumhurbaşkanlığı seçim sonucunu girebildim. Sonra milletvekili seçim sonuçlarını girebilmek için baya bir uğraştım, olmadı. CHP’nin okul sorumlusunun yanında tüm okulun sonuçlarını ilçe seçim kurulundan önce sisteme girme gayreti ile epey bir uğraştık ama sonuçları giremedik. Yani sistem çalışmadı.
Şimdi yukarıda aktardığım tweeti atan genç milletvekili arkadaş, sistemin çalışmamasını yalan olarak niteleyerek yükümlülüğünden kaçmaktadır.
Sistemin çökmesi bizler gibi Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce’nin de o gece sonuçlara itiraz etmesine engel olmuştur.
Cumhuriyet tarihinin en önemli seçiminde yapılan bu hata öylesine başkalarını suçlayıcı tweetlerle aşılamaz. Bunun sorumlusu olan kişiler onurlu bir şekilde basının karşısına çıkıp, “Kurduğumuz sistem çalışmadı. Bize umut bağlayan milyonlardan özür diliyor ve görevimden istifa ediyorum.” demelidir. İstifa onurlu bir mekanizmadır.
 6 Temmuz 2018

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

CELAL ŞENGÖR’ÜN CEHALETİ