Sussam olmuyor susmasam olmaz misali. Kendime sus dedikçe içimde
bir sıkıntı. Bu sıkıntıya son vermenin zamanı geldi diye düşündüm ve bu
satırları kaleme almaya karar verdim.
CHP yöneticileri seçimden başarı ile çıkmışız havalarındalar.
Hâlbuki ortada resmen büyük bir başarısızlık var.
Yüksek Seçim Kurulunun açıkladığı kesin seçim sonucuna göre Cumhuriyet
Halk Partisi seçimlerden %24,95 oy alarak çıktı. 2011 seçimlerde ise %25.98 oy
almıştı. Yani %1,03’lük bir düşüş yaşamış. Ayrıca geleneksel olarak milletvekili
çıkardığı Adıyaman, Ardahan ve Tunceli gibi illerden milletvekili çıkaramayarak
tüm doğu ve güneydoğudan silinmiş ve kıyı bölgeleri partisi halini almıştır.
Sayın Deniz Baykal’ı yıllarca eleştirdim. Seçimlerde
başarısız olmasına rağmen koltuğu bırakmadığı için aynı durum şimdi de geçerli.
Kılıçdaroğlu ile bir referandum, bir Cumhurbaşkanlığı, 2
genel ve 1 yerel seçim geçirdik bu seçimlerin hiç birinden istediğimiz sonucu
alamadık ve hep hüsrana uğradık.
Sayın Kılıçdaroğlu Seçim meydanlarında söz vermişti bir
önceki seçimden daha düşük oy alırsam istifa ederim diye. O söz bile havada kaldı.
Verdiği sözü tutmayan bir genel başkana halk bundan sonra inanır mı?
İngiltere seçim sonuçları sonrası bütün muhalefet partisi
liderleri seçimlerde istedikleri sonuçları alamayınca istifa ettiler. Bu durum
ülkemizin yanına bile uğramıyor.
CHP İDEOLOJİSİZ VE KADROSUZ
Bir Genel Başkan sorunu olduğu seçim sonuçlarında görüldüğü
gibi aşikâr. Ancak sadece genel başkan sorunu ile karşı karşıya değiliz: Aynı
zamanda partide bir ideoloji ve kadro yetiştirememe de söz konusu.
Parti açısından bu durum büyük bir tehlikedir.
Cumhuriyet Halk Partisi siyasal olarak kendini net olarak
tanımlayamamaktır. Sosyal demokrat mıdır? Merkezde bir parti midir? Kemalist
bir parti midir?
Hepsidir biz kitle partisiyiz derseniz vatandaşa inandırıcı
gelmezsiniz. O yüzden biran önce ideolojik netlik sağlanmalıdır.
Bu netlikte ancak Mustafa Kemal düşüncesi yani aydınlanma
laiklik ve emeğin üstünlüğe dayalı siyasal hattır.
KADRO SORUNU
Kadro yetiştiremeyen partiler ilerde yok olmaya mahkûmdur.
CHP’nin Türkiye’nin en eski partisi olmasının ardında
geçmişte yetiştirdiği kadroların büyük emekleri vardır. CHP uzun süredir kadro
yetiştirememektedir.
Cumhuriyet Halk Partisi MYK üyelerinin birçoğu devşirme
siyasetçilerdir ve parti ile kan uyuşmazlıkları vardır. Bunu yazarken partiye
katılmak isteyen geçmişte diğer partilerde siyaset yapan siyasetçilerin partiye
alınmamasını kast etmiyorum. Partinin büyümesi için gerekirse alınmalılar ama
yönetim kadrolarına parti için bir emek harcamadan gelmemeleri gerekiyor.
CHP iki önemli makam için MHP kökenlileri aday çıkardı. Cumhurbaşkanlığı
seçimlerinde Ekmelledin İhsanoğlu'nu, Ankara Büyükşehir Başkanlığında ise Mansur
Yavaş aday gösterildi. Bu adaylar seçimlerden sonra kendi mecralarına çekildiler.
Her ortamda da CHP’li olmadıklarını vurguladılar. Yapılan yanlış tercihler ve
propagandalar sonucunda birçok Orta Anadolu şehrinde, Mersin ve Adana’da CHP’nin
klasik seçmeni MHP’ye oy vermeye başladı. CHP’nin başarısızlığın altında kendi
kadroları ile seçimlere katılmamasının etkisi büyüktür.
Kadro yetiştirmekte günü birlik, haftalık Parti Okulu
eğitimleri ile olmaz. Sistemli ve uzun süreli eğitimlerle kadrolar
yetiştirilir.
Son söz olarak seçim sonuçlarının da gösterdiği gibi kıyılara
sıkışan ve oy kaybı yaşayan CHP seçimlerde başarılı sonuç alamamıştır. Bu
sonucun sorumluları biran önce istifa ederek Partiyi ileriye taşıyabilecek
partili kadrolara teslim etmelidirler.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder