27 Temmuz 2017 Perşembe

MÜFREDAT DEĞİL ADETA BOMBA!


Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz yeni müfredatını açıkladı.
Açıklanan müfredatla ilgili ayrıntılar gelmeye başladıkça, açıklananın bir müfredat değil, cumhuriyetin, laikliğin, bilimsel eğitimin altına konulmuş bir bomba olduğu ortaya çıktı. Ancak kamuoyu Adalet yürüyüşe gösterdiği ilgiyi ve Anıtkabir’de yapılmak istenilen imar değişikliğine gösterdiği tepkinin onda birini açıklanan bu müfredata göstermedi.
Bu konu en az ülkedeki Adaletsizlik ve Anıtkabir’de yapılmak istenen imar değişikliği kadar önemli. Anıtkabir’de yapılan değişiklik ile Atatürk’e nasıl bir saldırısı varsa, bu değişiklikle de onun düşünce sistemine ve kurduğu laik cumhuriyete o derece bir saldırı var.
Ülkede Adaletin, demokrasinin ve çağdaşlığın tesisinin de bilimsel eğitimden geçtiği açık bir gerçeklik.
Kamuoyu bu değişiklikle yapılmak istenenin ne olduğunu tam anlamadığından dolayı bu konuda gerekli tepkiyi vermediğini düşünmekteyim.
Cumhuriyetten, laiklikten, Atatürk’ten yana taraf olarak bildiğimiz Eğitim İş Sendikası’nın müfredatla ilgili açıklamaları kanımızı dondurucu nitelikte. Sendikadan yapılan açıklamayı kısaca özetlemek gerekirse;
 Milli Eğitim Bakanlığı’nın zorunlu tutulan Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersine dair açıkladığı taslak müfredat, bugüne kadar ki en mezhepçi ve ümmetçi anlayışa sahip eğitim programıdır.
Taslak müfredata “CİHAD” kavramı bir ibadet gibi koyulmuştur. Yani bu uğurda kafa kesen radikal İslamcı örgütlerin varlığına rağmen müfredata göre; cihad, namaz kılmak, oruç tutmak gibi bir İslam şartıdır. Hatta İslam’ın diğer gereklerini yerine getiren bir Müslüman, cihad etmiyorsa ibadetini eksik yapıyordur.
Taslak müfredatta 4.sınıf için yer alan ünite adları; Günlük Hayatta Dini İfadeler, Dinle İlgili Temel Kavramlar, Hz. Muhammed’i Tanıyalım, Din ve Temizlik şeklindedir. Bu sınıf düzeyinde Sünnilik dışında hiçbir mezhebe ve inanca yer verilmediği görülmüştür.
Cumhuriyet değerleriyle çatışıp sürekli Osmanlı vurgusu yapan AKP, müfredatta kendi zihniyetini somutlaştırmıştır. Daha önceki program da olduğu gibi, 7.sınıf programında yer verilen Osmanlı Tarihi konularında sadece kuruluş ve yükselme dönemi ele alınırken gerileme ve dağılma dönemlerine hiç yer verilmemiştir. ( Yani Osmanlının yıkılmadığı kast edilmektedir.)
Evrim teorisi müfredattan çıkarıldı. Biyolojik çeşitlilik konusunda evrimsel tarih açıklanmadığı için, sadece ezbere dayalı canlı çeşitliliği verilmektedir. Bu kadar canlı çeşitliliği varken, canlının oluşum tarihini bilmemek, öğrencilerde bilgi bütünlüğü oluşmaması anlamın gelmektedir.
Müfredat kapsamında Atatürk’ün hedefleri, nutku, canlıların evrimi sansürlenmiş! Laiklik, ahlak ve Alevilik ancak “dostlar alışverişte görsün” kabilinden içi boşaltılarak, özünden uzaklaştırılarak yer almış. Alevi Yoluna ‘kültür’ Cem ibadetine “tören”, cemevine “yer” denilmiştir.                                           
Yukarı da kısaca değinilen maddelerde de görüldüğü gibi Eğitim müfredatında yapılan değişiklikler cumhuriyetin, laikliğin, demokrasinin bu ülkede tam anlamı ile yok edilmesini amaçlamaktadır.
Derslerden Atatürk’ü çıkarıp, cihat mantığını koymak memleketin her yanında İŞİD militanları yetiştirmektir. Kendi gibi düşünmeyenin, inanmayanın kafasını kesmenin farz olduğunu söYlemektir.
AİHM’in zorunlu din dersi ile ilgili kararları ortadayken, yani bu dersin kaldırılması gerekirken yeni müfredatta dinselleşme almış başını gitmektedir.
Müfredata Alevilik’le ilgili bölüm koyulması Alevilere şirin gözükme çabasıdır ama Alevilerin bu durumun karşısında olduğu da bilinmektedir. Aleviler devletin din öğretmesini değil, dinden elini çekmesini istemektedir. Sonuna kadar da laik eğitimi savunmaktadır.
Bu müfredat değişikliğine karşı tüm cumhuriyet, laiklik, demokrasi yanlılarının direnmesi gerekiyor. Yoksa her şey için çok geç olacak…

Mahmut Aslan

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

CELAL ŞENGÖR’ÜN CEHALETİ